Her tecrübeli gezginin şaşkınlıktan hoşlandığı bir zaman vardır. Eşsiz tarih, muhteşem doğa, büyüleyici ortaçağ şehirleri ve kaleleri ve şaşırtıcı mimarisi ile Romanya kesinlikle görülmeye değer.
Romanya, 21. yüzyılda bekleyebileceğiniz tüm olanaklara sahip modern bir ülke. Ama aynı zamanda binlerce yıl öncesine dayanan zengin ve çeşitli bir kültüre sahip. Karpat dağlarının temiz havasından, Tuna Deltası'nın güzel Doğal Rezerv Biyosferine ve Karadeniz çevresindeki canlı sahil beldeleri ile ilginç bir ülke.
Romanya, çok çeşitli arazileri nedeniyle, Avrupa Birliği'ndeki biyo-coğrafi açısından en çeşitli ülkedir. Karla kaplı dağları, ormanlar ve üzüm bağlarıyla kaplı yeşil tepeleri, kumlu Karadeniz sahilleri ve Avrupa'nın en büyük ve en iyi korunmuş deltası tam da burada bulunmaktadır.
Romanya mimari hazinelerle dolu bir ülke. Özellikle Bükreş, 19. yüzyıl mimarisinin büyüleyici ve organik biçimlerini Stalinist mimarisinin katı çizgileriyle birleştiren alışılmadık ve bazen rahatsız edici bir stil karışımı sunuyor.
Bran Şatosu olarak da bilinen ünlü Drakula kalesinden, Romanya kraliyet ailesini hatırlatan Peles Kalesi'ne, Avrupa'nın bu bölgesindeki en güzel kalelerden bazıları Romanya'da bulunmaktadır. Her iki durumda da, çeşitli mimari tarzların benzersiz bir karışımını keşfedecek ve size bir ömür boyu sürecek efsaneler ve hikayeler hakkında bilgi edineceksiniz.
Sıcak iklim, kilometrelerce kumlu plajlar, antik anıtlar, üzüm bağları ve modern tatil köyleri, gezginleri Romanya'nın Karadeniz sahilini yaz tatili yerleri olarak ciddiye almaya davet ediyor. Mangalia'dan Mamaia'ya kadar uzanan plajlar, kaliteli tatil köyleri ve oteller ve sayısız spor ve eğlence tesisi ile doludur.
Romanya ‘’yıkılıyor’’. Oraya gidin!! Çok fazla beklemeyin çünkü sır açığa çıkıyor.